Blogger Şeysi

28 Eylül 2005

Dönüş Diye Çevrilmiş Rus Filmi

Dün de okulda Dönüş, orjinal isimliyle Vozvrashcheniye... Vozravrschcehniye.. Vozvar... ne skimse artık o filmi izledim. Hayatımda sonuna kadar izlediğim en bayıcı film idi kendileri. 2.5 saat boyunca yönetmen bizlere bir bayırları, bir kırları, yoldan geçen tırları, ağaçları filan gösterdi. Filmin sonunda da hikayeyi bağlamayadan bitti film. Öyle gudik ötesi iç sıkan bi şeydi. Misal arabadan eşya indiriyolar adam yer doldursun diye tüm aktiviteyi izletti. 15 dakikada bagajdan koltuklardan tek tek eşya çıkardılar, arabaya eşya yüklediler, sandala eşya yüklediler, sandaldan eşya çıkardılar, çadır kurdular, çadır söktüler... Sonuçta hikayeyi anlatacak vakit kalmadı. Hani böyle bi aksiyon bi atraksiyon olur belki diye bekledim nafile... Bu yüzyılın (son 5 yılın) en sıkıcı filmi diyebilirim rahatlıkla.

Bi de Ekşi Sözlük©'te de Sindrella Adam'da olduğu gibi bir methiyeler bir övmeler. Yok tarihin en süper filmi, yok yönetmen metafor denizlerinde analoji rüzgarları estirmiş, yok hikaye aslında çok kapalıymış da fotoğraftaki ayrıntılarla tamamlanıyomuş, yok ışık ve renk paleti bir sistematikte birbirini tamamlamış filan... Ben mi aptalım bunları yazanlar mı orasını çözemedim.

Filmi izlemek için tek bir sebep, işte gidip bi iki sahneyi ezberleyip (hiç zor değil) "Oedipal özümsemelerin doruğa çıktığı bir sahne." gibi kuntin yorumlarla entel dantel ortamlarda manita yapmaya çalışmak olabilir. Muhtemelen diğer insanlarda aynı amaçlarla orda olacağından zor olmayacaktır.

Sonuçta bence boktan bi film; kaybettiğim vakte yanarım.

26 Eylül 2005

İnsan Bedeninin Fiyatı

İnsanların köle olarak birinden birine satıldığı günler geride kaldı gibi gözüküyor. Ama yine insan bedeninin bi kısmı satılamaz mı? Para karşılığı seksten bahsetmiyorum. Böyle bedenin bi kısmı bi süreliğine kiraya verilecek mesela. İlk bakışta mümkünatı yok gibi gözüküyor. Hani tutucam mesela bacağımı vericem adam bi süre işleticek bana para ödeyecek, olacak iş değil. Ama insan bedenini 3 boyutlu değil de zamanı da katarak 4 boyutlu olarak düşünürsek bi süre bedenimizi başkasına idare ettirdiğimizde bu dördüncü boyutta bir kesidini satmış olmuyo muyuz? Mesela bi adam işe gidiyo günde sekiz saat çalışıyor karşılığında (saat başı ortalama beş milyondan) 40 milyon para alıyor diyelim. Bu insan bedeninden 8 saatlik bir dilimi kesip başkasına satmış olmuyor mu? E o 8 saati kullanan adam da eşşek gibi çalıştırarak bedenin ebesini sikiyor geriye yorgun bi beden kalıyor. Hani sanki bi dilim pizza veriyomuşuz da adam dilimi çektikçe pizzanın kalanı da sünüp pizzayı bok ediyormuş gibi. O sekiz saat yüzünden 4 saat daha fazla uyumamız gerekecek (Uyumazsak total süre uzunluğundan yani yaşam süremizden kesmiş olacaz, aynı hesaba denk gelecek). Eder sana günde 12 saat. E 40 milyon almıştık. Bu durumda insan bedeninin saati 3 milyon 300 bin filan yapıyor (ki bence çok ucuz). Buradan ufak bi oranlamayla 70 yıl (613200 saat) yaşayacak bir insanın fiyatı 2 trilyar filan yapıyor. İyi yine ucuza gitmiyomuşuz. Milyon filan çıkacak sandım; "Ulan şu kadar milyonluk değerimiz var hala bid bid çene yapıyoruz." diycektim diyemedim. Neyse iyi oldu.

Külkedisi Adam

Ortada dolanan söylentilere aldanıp "Yok süper filmiş, yok merak ettim" deyip kesinlikle Cindrella Man isimli gucube filme gitmeyin. "Abi kesin ama kesin gitmem gerek." diyosanız da altta yazacaklarımı okumayın. Spoiler yapacağımdan değil "Ulan adam o kadar anlattı hala mal gibi gittim." dememek için.

Öncelikle filmin Sindrella'yla hiç bi alakası yok. Filmin adı da zaten "Rocky 5: The Cindrella Man" olmalı. Direk de sonunu söyleyim: "İyiler kazanıyor!" Evet bir boks filminden beklenen her şeyi veriyor film. Bi tane iyi aile babası kahraman boksör var, bi tane puşt orznbu çocuğu ipne bi boksör var. Tabi bu puşt olanın daha önceden ringte leşi var, final maçında ise aile babası ile karşılacak. Herkes puşta bahis yatırıyor, aile babası atak başlıyor, puşt tam bunu devirecekken aile babasının aklına ailesi geliyor gaza gelip maçı alıyor!

Film bundan ibaret. Başrolde en doğru seçim Russel Crowe var. Daha hödük oynayamaz başkası. Ayrıca filmde bi de "Biz o kadar fakirdik ki salam bile yiyemezdik." temalı Amerikan geyikleri var. Off off...

Rocky'deki "Acı yok! Acı yok!" yerine de "Bam bam güm!" koymuşlar. Bam bam güm ne mına koyim!!

Ulan süper film dediniz meraktan çatladım gittim ne olduğuna bile bakmadan; boks filmi çıktı. Bu mu lan sizin sinema anlayışınız. Tamam gerçek hikayeden uyarlama olabilir de kimin hikayesi lan? Boksörün! Hani yazar olsa, müzisyen olsa, bilim adamı olsa hayat hikayesinin filmine giderim. Ama boksör lan bu, hayatta yapabildiği tek şey yumruk atmak! Ne gibi bir hikayesi olabilir? Filmde de yok zaten.

Ya da istiyosanız gidin ilk yarı sonuna kadar haksız mıyım değil miyim görün. İkinci yarıyı anlattım zaten (baba kazanıyor).

Sindrella Man'miş. Götümün Sindrellası!

08 Eylül 2005

XP ile Gelen Sülük Programlar

Yesyeni XP kurduğunuzda başınıza bin bir türlü bela açan programlar şunlar efendim:

Windows Media Player: Kendini bi bok zanneden programların birincil temsilcisidir. Siz ne kadar shellden yok ettiğinizi düşünün o yine de gelir dosya extensionlarını kapar. Ayrıca uninstall edilemez. Çok yavaş açılmasına ve deli bellek yemesine rağmen bunun updateini yapan, yeni versiyonlarını kuranlar vardır; onlara akıl beyin diliyorum.
(
http://www.bsplayer.com)
(
http://www.winamp.com)

Frontpage Express: Evet ne kadar manyak bi programsa bu artık XP ile birlikte gelmez ama kurulu gözükür. "C:\Program Files\microsoft frontpage\version3.0\bin" adlı güzide boş klasör de silinemez. İnanmıyorsanız buyrun deneyin. Öyle delinin kuyuya attığı taş kıvamında bir klasördür bu. Bu program da uninstall edilemez, niye? Çünkü zaten yüklü değildir. Daha iyi alternatifleri varken bi de bunun expresssizini satın alanlar vardır. Daha ne diyeyim?
(
http://www.macromedia.com/software/dreamweaver)

Notepad: Microsoft tarihinin en buglı programı XP ile gelen notepad.exe'dir. Word wrap yapınca yazıyı kaybeder, undosu bi garip çalışır, düzgün dosya kaydedemez vs. vs... Önceki notepad sürümlerinin kocamış halidir. Bi de XP de default yazı göstericidir ve asla bunu değiştiremezsiniz. Bunun için yapmanız gereken şey, alternatiflerinin yanında gelen notepad.exe dosyasını C:\Windows\System 32\notepad.exe ile değiştirmektir. Uninstall tabi ki yoktur ama en azından tek dosyadır sil gitsin yapabilirsiniz.
(
http://www.crimsoneditor.com)
(
http://www.textpad.com)
(
http://www.ultraedit.com)
(
http://www.flos-freeware.ch/notepad2)

Dr. Watson: Dr. Watsın alternatifine bile gerek olmayan saçma sapan bir programdır. NULL pointera yazmaya kalktığınız için yarım saat sistem analizi yapar. Kapatmak için registry de HKLM->SOFTWARE->Microsoft->Windows NT->AeDebug->Auto değerini 0 yapın. Tahmin edin? Uninstallu yoktur.

Windows Resim ve Fax Görüntüleyicisi: İsminde bile meymenet olmayan bu sülük shelle tam anlamıyla yapışmış durumdadır. Yani bir image viewer kurdunuz ve extensionları ona verdiniz diyelim. 10 dakika içinde bu ucube program geri ele geçirir jpegi, gifi. Zaten bir image viewerdan öte "aile fotoğraflarımı slayt gösterisi yap" havası vardır ama onu bile doğru düzgün yapamaz. Sıfır ayarlanabilirdir. Ama hala nedense Microsoft yaparsa iyisini yapar insancıkları bundan vazgeçmezler, üstüne sizinle tartışmaya girerler. Tabi ki bu güzide programın da uninstallu yoktur.
(
http://www.irfanview.com)

Windows Messenger: XP kurduğunuzda her gün sizi karşılayan çarpılı yeşil adamdır windows messenger. MSN Messenger'ın eski görünümüne sahiptir. Kapatmak için programı açın ve seçeneklerde "Oturum Başlangıcında Messenger'ı Başlat" gibi bir opsiyonu kapatın. Zaten uninstall edemiyorsunuz.
(
http://messenger.msn.com)
(
http://www.icq.com)
(
http://google.com/gtalk)

Bunların dışında başa bela olmasalarda pasif sülüklük gerçekleştiren diğer bazı programlar da şöyle: Outlook Express, NetMeeting, MSN Gaming Zone, Movie Maker.

Bunlar tek exelik ufak toollar değil ve Program Files'ı uyuzca domine etmekteler. Sil kurtul yapabileceğinizi sanıyorsanız da yanılıyorsunuz. Her biri öyle bir tilkilikle hazırlanmış ki her birininin bulundukları konumda en az bir klasör silinemiyor. Genel amaçları Program Files'ın karışık görünmesine sebep olmak. Ayrıca fark etmiyor zaten, isterseniz tüm dosyalarını silin 10 saniye içinde XP o klasörleri eski haline getiriyor.

Bi de C:\Documents and Setting\All Users altında XP'nin insanlara komunizm aşılayan Paylaşılan Belgelerim dizini var ve o da silinemiyor. Paylaşmak istemiyorum kardeşim zaten tek başımıza takılıyoruz şurada. (Bu bi şekilde kalkıyodu ama bulamadım şimdi.)

Ama her şeye rağmen hakkı yenmemesi gereken güzel programlar da geliyor onlara da bir kaç örnek verelim de taraflı konuşmuş olmayalım:

Internet Explorer: XP ile gelen sürümünde hiç bir uyuzluk bulunmamakta. Görev çubuğunda gruplandırmayı kaldırdığınız sürece her şey güllük gülistanlık. Tamamen olmasa da önemli özelliklerinin çoğu değiştirilebilir. Zaten o kadar çok alternatifi var ki ayakta tutunmasının tek yolu bunu yapmak. Ve her şeyden önemlisi Uninstall edilebiliyor ve hatta ve hatta XP yüklerken bunu kurmamayı bile seçebiliyosunuz. Daha ne olsun.

Mayın Tarlası: XP'nin Mayın Tarlası o kadar süper ki başka bi şey oynayamıyosunuz. Hatta eski Mayın Tarlası sürümlerine bile yüz çeviriyorsunuz. İstenildiğinde kaldırılabilmesi de cabası. Tek eksiği hiç bir ekstra özelliği olmamasına rağmen 117kb tutması. Ona da kadı kızıdır diyor izin veriyoruz artık.

Task Manager: Windows 98'in Task Manager'ının tam tersi bir yazılım. İki Ctrl+Alt+Del'de reset atmaması mı diyim, tüm processleri göstermesi mi diyim, her durumda çalışabilmesi mi diyim, İstisnasız her şeyi kill edebilmesi mi diyim karar veremedim. Diğer Microsoft Programlarını kapatmak için bire bir. Hatta en önemlisi amaçsız program SynCor.exe'yi kapatıp lock ettiği dosyaları da silebiliyosunuz. Uninstall etmek bile istemezsiniz.

Bu günlük bu kadar, tekrar görüşmek üzere. Esen kalın.. (ensen kalın olsaymış daha iyiymiş)